Bireyler anne karnından başlayarak çocukluk, ergenlik, yetişkinlik, yaşlılık dönemlerinden geçmektedirler. Ergenlik dönemi çocukluk ile yetişkinlik dönemi arasındaki geçiş dönemidir. Ergenlik dönemi biyolojik, psikolojik ve fiziksel değişimlerin yaşandığı, bir kadının belki de yaşadığı en karmaşık dönemdir. Bu dönemi sağlıklı geçirmek için aile desteği tabi ki çok önemlidir ancak bununla beraber kadın hastalıkları ve doğum uzmanı ve çocuk doktorundan da yardım almak her zaman için artı olacaktır.
Kızım ergenliğe giriyor ne yapmalıyım diye düşünüyorsanız bilinçli bir ebeveyn olmalısınız. Bu dönemde kızınız çocukluk döneminden yetişkinlik dönemine geçer ve bu sürece ergenlik (puberte) denir. Ergenlikte hem fiziksel hem de duygusal dalgalanmalar yaşanır. Bu süreç zorlu bir süreç olmakla birlikte çocuğun sağlıklı bir bir şekilde süreci yaşaması için ailenin tutumu çok önemlidir. Bu dönemde olabilecek değişiklikler şöyle sıralanabilir;
14 yaşına kadar görülmesi gereken ilk adet kanaması ve diğer belirtiler kızınızın ergenlik dönemine girdiğini gösterir. Özellikle ilk adet kanaması yani PMS döneminde iştah artışı, huzursuzluk, uyku bozuklukları ve benzeri durumlar yaşanabilir. Ebeveynler bu uyum sürecinde çocuklarını anladıklarını göstermeli ve hoşgörülü davranmalıdır.
Ergenliğe girince, bedende ve zihni etkileyen birçok değişim görülür. Fiziksel olarak, hormonlardaki değişimler nedeniyle kişinin görünüşü farklılaşır. Bu değişimler şu şekilde sıralanabilir;
Kızlarda ergenlik genel olarak 8-13 yaşlarında başlar ve hem duygusal hem de fiziksel olarak değişimler görülür. Kızlarda ergenlik belirtileri şu şekilde görülebilir;
Ergenlik normal bir süreçtir ve yukarıda sıralanan maddeler birçok ergenliğe giren insan tarafından görülür. Ergenlikte kızlar değişimlerden dolayı vücutlarına karşı güvensiz olabilir ancak bu değişimlerin görülmesi normal bir süreçtir. Bu sürecin sağlıklı geçmesi için uygun destek almak ve olumlu sosyal ilişkiler geliştirmek kızların sağlıklı bir şekilde ergenlik dönemini geçirmelerine yardımcı olabilir.
Ergenlik döneminin sağlıklı geçirilmesi kişinin gelecek yaşamını etkilemektedir. Özellikle cinsellik ve vücuttaki farklılaşmanın kabullenilmesi ergenliğe giren kişiler için önem oluşturur. Ergenlikle birlikte kişi vücudunu daha iyi tanımaya başlar ve hormonel değişikliklerden dolayı farklı hissedebilir. Özellikle cinsellik bir tabu konusu olmakta ve ergenlikteki bireylerde cinselliğe karşı korku ve ön yargı gelişebilir. Bu sebeple ergenlikte kesinlikle cinsel eğitim alınmalıdır. Ergenlik döneminde şunlar yapılabilir;
Ergenlikte cinsel eğitimin verilmesi ile sağlıklı cinsel davranışlar teşvik edilir. Bu konuları açık bir şekilde konuşmak, doğru bilgileri ergenlikteki bireylere sunmak gerekir.
Ergenlik döneminde akıntı görülmesi normal bir durumdur. Akıntı olmasının sebebi vajinanın normal olarak salgıladığı doğal bir sıvı olan vajinal salgıdır. Bu salgı sayesinde vajina nemli kalır ve enfeksiyonlardan korunur. Ancak akıntı beyaz, kokuluysa ve kaşıntı kızarıklık ya da ağrı varsa enfeksiyon olma ihtimali yüksektir.
Ergenlik döneminde cinsel eğitim kişinin ileri yaşlardaki yetişkinlik dönemlerinde sağlıklı bir cinsel kimliği ve cinsel hayatı olması için oldukça önemlidir. Bu eğitim önce ailede başlar ve sonrasında da okul ve aile işbirliği ile devam eder. Ailelerin bu konudaki tutumu çocuğun sağlıklı bir ergenlik yaşamasında etkin rol oynar. Bu dönemde çocuğun soruları sabırla, açık, net ve sade bir şekilde yanıtlanmalıdır. Yaşadığı sürecin gayet doğal olduğu ve neler yaşayabileceği hakkında bilgi verilmeli, endişeler giderilmelidir. Cinsel gelişim sürecini sürdüren çocuklara verilen eğitim onların öz güvenlerini besler. Yetişkinlik döneminde hem partnerlerine hem de diğer insanlara neyi isteyip neyi istemediklerini daha rahat ifade edebilmelerini sağlar. Ergenlikte nitelikli cinsel eğitim için çocuğun yaşına uygun olacak şekilde pedagog ve psikolog desteği alınabilir. Kız çocuklarının gelişimleri ile ilgili soruları ve sorunları ile ilgili kadın hastalıkları ve doğum uzmanından destek alınabilir.
Ergenlik dönemi anne ve babaların çocuk yetiştirirken en çok zorlandıkları dönemlerden biridir. Bu dönemde kimi aileler cinsellikle ilgili hiçbir bilgi vermez ve çocuğun yaşadığı dönemi görmezden gelir. Ancak bu doğru bir tutum değildir, çocuk ergenlik döneminde cinsellik ile kesinlikle tanışmıştır. O yüzden bu durumu hiçe saymamak gerekir. Ancak ergenlikte cinsellik ile ilgili sürekli tavsiye vermek de doğru değildir. Ergenin kendisini rahat hissetmesi ve soru sorabilmesi için teşvik edilmesi önemlidir. Cinsellik konusunda gereksiz şakalar yapılmamalı ve net, doğru bilgiler verilmelidir. Erken yaşta cinsellikten, olası hamilelik durumundan, korunma yöntemlerinden ve cinsel yollarla bulaşan hastalıklardan mutlaka söz edilmeli ve korkutmadan bilgi verilmelidir.
Ergenliği sağlıklı geçirebilmek için bu süreçte duygusal dalgalanmaları ve içe kapanıklığı en aza indirgemek için çocuğunuza sakin ve hoşgörülü bir şekilde yaklaşabilirsiniz. Ailesinin her durumda yanında olacağını bilen çocuk huzursuzluk ve depresyon hisleri ile daha kolay baş edebilir. Bu dönemde çocuğa sürekli ahlak dersi vermemeli ve ceza ile tehdit etmemelisiniz. Aşırı özgürlükçü olarak çocuğunuzla aranızdaki bağları koparmanız da önerilmez. Herhangi bir hata yapması halinde de karşınızdaki kişinin sizin çocuğunuz olduğunu ve zorlu bir süreçten geçtiğini, bunun geçici bir dönem olduğunu unutmamalısınız.
İngilizce eğitim veren Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesini 1998 yılında kazanarak; Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı olma yolunda ilk adımlarını atan Doç. Dr. Çiğdem Yayla Abide, 2005 yılında Tıp Eğitimini başarı ile tamamlamıştır. Tıp Fakültesinde göstermiş olduğu üstün başarının ardından, TUS sınavında yüksek derece ile ilk tercihi olarak kazandığı Zeynep Kâmil Kadın ve Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde, göreve başlamıştır. Devlet hizmet yükümlüğünü yerine getirmek için Nallıhan Hastanesinde 2011- 2014 yılları arasında çalıştıktan sonra, Zeynep Kamil Hastanesine geri dönmüştür. 2018 yılında Doçentlik ünvanını almış ve Zeynep Kamil Hastanesi’ nde eğitim kadrosunda görev almıştır. 2021 yılında Zeynep Kamil Hastanesinden ayrılmış ve 2022 yılı itibarı ile İstanbul Ataşehir kadın doğum kliniğinde bilgi ve tecrübesini hastaları ile paylaşmaya başlamıştır.