Cinsel sağlık eğitimi cinsel yolla bulaşan hastalıklardan korunma yöntemleri hakkında danışmanlığının verilmesi ve kişisel ilişkilerin güçlendirilmesi, iletişim ve sevgi yoğunluğunun artırılması, güçlü bağlar kurulmasını sağlamaktadır. Cinsel açıdan bedensel, ruhsal, sosyal ve zihinsel olarak iyi olma halini ve bunun devamlılığını sürdürmek önemlidir.
Üreme sağlığı ile kişinin tüm hayatı boyunca üreme sistemi ile alakalı tüm alanlarda zihinsel, fiziki ve sosyal açılardan iyi olması durumudur. Cinsel sağlık ile üreme sağlığına bütüncül bir yaklaşım ile bakıldığında ikisinin arasındaki ilişkinin önemi anlaşılır. Bu yüzden cinsel sağlık ve cinsel sağlık eğitimi önemli bir konudur.
Cinsellik temel bir içgüdüdür. Cinsellik bedenin ürettiği birtakım hormonların neden olduğu karmaşık bir süreçtir. Cinsel sağlık ve üreme sağlığı ile ilgili bir sorunu çözerken çok etkenli bir sorunu ele aldığımızı bilmek gerekir. Biyolojik, psikolojik, sosyokültürel, ahlaki değerler, din, politika, ekonomi gibi birçok etkenin incelenmesi gerekebilmektedir. Cinsel sağlık bozulursa, ruhsal sağlık, sosyal ve aile sağlığı da bozulmaktadır.
Cinsel sağlık eğitimi nedir sorusu şu şekilde yanıtlanabilir; Cinsel sağlık eğitimi doğum ile birlikte başlayan ve tüm hayat boyunca devam eden bir süreçtir. Cinsel sağlık eğitimi verilmesinin temel amacı kişilerin ve dolayısıyla toplumun cinsel sağlığı korumaktır. Cinsel sağlığın korunması, geliştirilmesi ve sürdürülmesi kişilerin cinsellik ve cinsel sağlık ile ilgili eğitim almalarına ve bilinçlenmelerine bağlıdır.
Cinsel sağlık bireylerin cinsel yolla bulaşan hastalıklardan istenmeyen hamilelikten, zorlama ya da şiddet riski olmadan cinselliğini gerçekleştirme durumudur. Dünya Sağlık Örgütü cinsel sağlık ve üreme sistemi ile ilgili yalnızca hastalık ya da sakatlık olmaması değil kişinin sosyal ve zihinsel açıdan da iyi olması vurgusunu yapar. Şiddetten uzak, doyurucu ve güvenli bir cinsel yaşam ile üreme ya da ürememe hakkına sahip olmak ile ilgili özgürlük bireylerin kendilerine aittir.
Cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlardan korunmak için tek ve en etkili yöntem tek eşli bir cinsel hayattır. Prezervatif kullanımı, korunma yöntemleri içerisinde doğru şekilde kullanıldığı takdirde cinsel hastalıklara karşı en etkili yöntem olarak dikkat çeker, ancak prezervatif kullanımıyla bile korunmanın mümkün olmadığı cinsel hastalıklar olduğu unutulmamalıdır.
Kadınlarda cinsel sağlık ile ilgili olarak iyileştirmeler yapmak istiyorsanız vereceğimiz önerileri değerlendirebilirsiniz. 40 yaş ve üzerindeyseniz gençleştirme tedavileri ile cinsel hayatınızı daha iyi bir hale getirebilirsiniz. Stres, bunalım ve depresyon gibi durumlar cinsel hayatı etkiler. Bu yüzden bu tip bir sorun yaşıyorsanız ilgili uzmanlardan yardım almaktan çekinmeyin.
Cinsel başarıyı artırmak ya da başka bir sebep için içerisinde ne olduğu bilinmeyen, size reçete edilmemiş herhangi bir ilacı kullanmayın. Kendinizi ya da partnerinizi kimseyle kıyaslamayın. Süreden çok partneriniz ile geçirdiğiniz ilişkinin kalitesine önem verin. Ayda birkaç kez özel geceler planlayın ve cinsel hayatınıza renk katın. Sağlıklı beslenmeye ve düzenli egzersiz yapmaya önem verin, uyku sorunlarınızı çözün. Bu sayede daha sağlıklı bir cinsel hayata sahip olabilirsiniz.
Cinsel sağlık testleri beden sağlığınızı takip etmek açısından büyük önem taşır. PCR testi, kan testi ve idrar testi, virüs ve bakterilerin yapıları incelenmesi ile cinsel yollarla bulaşan hastalıkların tanısının yapılmasını sağlar. Eğer gerekli ise sperm, sürüntü ve tükürük örnekleri de hastadan istenir. Tüm bu testler sonucunda 28 farklı hastalığın teşhisi yapılabilmektedir. Üreme sağlığı açısından şüpheli bir durumda bu testleri yaptırmaktan çekinmemelisiniz.
Cinsel Sağlık Testleri şu şekilde sıralanabilir;
İngilizce eğitim veren Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesini 1998 yılında kazanarak; Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı olma yolunda ilk adımlarını atan Doç. Dr. Çiğdem Yayla Abide, 2005 yılında Tıp Eğitimini başarı ile tamamlamıştır. Tıp Fakültesinde göstermiş olduğu üstün başarının ardından, TUS sınavında yüksek derece ile ilk tercihi olarak kazandığı Zeynep Kâmil Kadın ve Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde, göreve başlamıştır. Devlet hizmet yükümlüğünü yerine getirmek için Nallıhan Hastanesinde 2011- 2014 yılları arasında çalıştıktan sonra, Zeynep Kamil Hastanesine geri dönmüştür. 2018 yılında Doçentlik ünvanını almış ve Zeynep Kamil Hastanesi’ nde eğitim kadrosunda görev almıştır. 2021 yılında Zeynep Kamil Hastanesinden ayrılmış ve 2022 yılı itibarı ile İstanbul Ataşehir kadın doğum kliniğinde bilgi ve tecrübesini hastaları ile paylaşmaya başlamıştır.