Gebeliği önleyici doğal yöntemler doğum kontrolünde sık sık tercih edilen bir seçenektir. Bu kontrol yönteminde yüzde yüz korunma sağlanamaz. Düzenli adet olan kadınlarda adet döngüsü ve bu döngünün vücutta yarattığı fizyolojik değişiklikler her ay benzerdir ve kadınlar hissettikleri bu bulgularla ne zaman yumurtlamalarının olduğunu hatta ne zaman regl olacaklarını bile hissedebilirler. Gebelikten korunmak için uygulanan doğal yöntemler işte bu adet döngüsüne göre hesaplanabilir. Ancak bu yöntem asıl olarak gebelikten korunmaktan ziyade, gebe kalmak isteyen kadınlarda daha çok tercih edilmektedir.
Gebeliği önleyici doğal yöntemler regl döngüsünün fertil ve infertil dönemlerinde, vücutlarındaki doğal belirtileri izleyerek hamileliğin planlanması ya da hamileliğin önlenmesine yarayan yollardır.
Adet döngünüzün ve bu süre içerisinde vücudunuzda meydana gelen değişikliklerin farkında olmak, hamile kalma olasılığınızın en yüksek olduğu zamanı veya hamilelikten korunmak için en uygun zamanı bilmenize yardımcı olabilir. Aylık gebe kalabilme paterninizi anlamak, gebelik planlarken gebe kalabileceğiniz veya gebelikten korunmak istediğiniz günleri hesaplamak açısından önemlidir. Bu patern size bir ayda gebe kalma ihtimalinizin yüksek veya düşük olduğu günleri vermektedir.
Düzenli adet olan bir kadının ortalama 28 günde bir adet olduğunu düşünürsek (normal adet döngüsünün 21-35 gün arasında olması beklenmektedir) ve bu döngüyü yumurtlama öncesi ve sonrası diye ayırırsak, yumurtlama sonrası 14-16 gün arasında sürerken (başka bir hastalığı olmayan her kadında sabittir), yumurtlama öncesi dönem 13-20 gün arasında sürebilmektedir ve bu dönem kadınlar arasında değişiklik gösterdiği gibi aynı kadında her ay değişebilmektedir. Düzenli adet olanlarda tahmini yumurtlama dönemi çevresindeki 8 veya daha fazla gün gebe kalabilme potansiyeli açısından yüksektir.
Gebelikten korunmada takvim yöntemi sayesinde doğurganlık çağındaki kadın, fertilite belirtilerini her gün izleyip not alarak fertil ve infertil günlerini belirler. Gebelik istenmiyorsa, doğurganlığın yüksek olduğu fertil günlerde ilişkiden kaçınılır. Bu yöntemin başarılı olması için kişinin düzenli bir regl görüyor olması gerekir.
Penis vajinaya girdikten sonra boşalmadan penis vajinadan çıkarılır ve erkeğin boşalması vajen dışında bir yere gerçekleşir.
Diğer yöntemler kadar güvenilir değildir. Özellikle erken boşalan erkeklerde güvenli olmayabilir.
Hayır, gebe kalmazsınız
Nadir de olsa bu bölgeye boşalıp oluşan gebelikler mevcut.
Yumurtlamayı engelleyerek etkili olabilir.
3-4 %.
NOT: Ancak çoğu emziren anne bu şartları sağlayamadığı için emzirme yöntemi ile korunmak güvenli değildir.
Kadının adet düzeni 6 ay boyunca takip edilir. Her kadın için yumurtlama sonrası 14 gün sabittir. Düzenli adet gören kadınlarda yumurtlama çoğunlukla beklenen regl tarihinden önceki 11. ile 17. günler arasında gerçekleşir. Korunmak isteyenler bu günlerin 3 gün öncesi ve 3 gün sonrası günlerde cinsel ilişkiden uzak durmalıdır.
Dünya Sağlık Örgütü takvim yöntemine göre kadının adet dönemi boyunca hamile kalma olasılığının yüksek olduğu günler belirlenir ve bu günlerde ilişkiden kaçınarak hamilelik önlenebilir. Ancak bu yöntem %100 koruma sağlamamaktadır. Gebeliği önleyici modern yöntemlerin yaygınlaşmasından önce çiftlerin 4’te biri bu yöntemi tercih ederken günümüzde bu oran yüzde beşe kadar düşmüştür.
Reglin ilk gününü takviminize işaretleyin ve diğer regl dönemine kadar geçen günleri sayın. Reglin ilk günüyle beraber ilk 7-8 gün güvenlidir. 9 ila 18. günler hamile kalmak istemeyenler için en az güvenli olan günlerdir, çünkü bu günlerde yumurtlama gerçekleşir.
Servikal mukus (Yumurtlama) yöntemi nasıl yapılır sorusuna yanıt şöyle verilebilir; Kadınlık akıntısı diye bilinen sıvının aktığı dönemin değerlendirilip kaydedilmesine dayanan bir yoldur. Islaklığın hissedildiği ilk günden itibaren kaygan, ince ve bol akıntının bitiminden sonraki 3 günün sonuna kadar cinsel ilişkiden kaçınmak tavsiye edilir.
Spermler, servikal mukusun artışı ile birlikte kadın vücudunda 4 veya 5 gün kadar canlı yani döllenmeye müsait olarak kalabilir. Bu durum yumurtlama döneminden önceki 5 gün içerisinde de girilen cinsel ilişki ile de gebe kalınmasına sebep olabilir.
Regl döneminin bitişinden itibaren, mukus sıvısının olmadığı “kuru günler” vardır. Ancak yumurtlama dönemi yaklaşırken yumurta olgunlaştığı zaman, vajinada mukus miktarı beli ve vajinal açıklıkta belirgin seviyede artar.
Bazal vücut ısısı yöntemi nedir sorusuna cevap şöyle verilebilir; Yumurtlama gününden yaklaşık 24 saat sonra kadınlık hormonu (progesteron) artar ve bu hormonun artışı vücut ısısını 0,2–0,5°C yükseltir . Bu ısı 11 ile 17 gün arasında yüksek kalır. Regl döngüsünün ilk gününden ısı artışının gözlemlendiği 2. günün akşamına kadar cinsel ilişkiden kaçınılarak gebelik önlenebilir.
Birkaç ay adet döngülerinde vücut ısıları her gün aynı saatte kaydedilir. Yumurtlama sonrası bazal vücut ısısı ani yükselebilir veya birkaç gün içinde artış gösterebilir. Bu yükselme 0,4 – 0,8 derece arasında değişmektedir ve adet başlangıcına kadar yüksek kalmaktadır. Bu dönem yumurtlama ihtimalinin en yüksek olduğu dönemdir.
Bazal vücut ısınızın artışından 3 gün öncesi ve 1 gün sonrası gebe kalma ihtimalinizin en yüksek olduğu dönemdir. Sperm kadının vücudunda 3 gün canlılığını koruyabileceği için, yumurtlama döneminde cinsel birlikteliği bu duruma göre ayarlamak gerekmektedir.
Vücut ısısını etkileyen diğer durumlar göz önüne alınmalıdır, bunlar; ateşi yükselten hastalıkların varlığı, bir önceki akşam sigara veya alkol alımı, banyo sonrası bazal vücut ısısını ölçmek gibi…
Geri çekilme, dışarı boşalma ya da erkeğin korunması olarak bilinen bu yöntem sık sık kullanılan doğal bir yöntemdir. Geri çekme yöntemi yüzde kaç korur sorusuna cevap yüzde 4 olarak yanıtlanabilir. Yani erkek çok dikkat etse dahi bu yöntemin koruyuculuğu çok ama çok düşüktür. Her 100 kadından 22’si 1 yıl süren ilişki içerisinde bu yöntemi kullanarak korunmaya çalışmış fakat hamile kalmıştır. Geri çekme yöntemi ne kadar etkili diye düşünenle mutlaka ek bir korunma yöntemini de değerlendirmelidir.
Laktasyonel amenore, yani emziren anne korunması lohusalık döneminde olan ve emziren kadınlarda görülen geçici kısırlık durumudur. Bu dönem aynı zamanda bir doğum kontrolü yöntemi olarak da kullanılabilmektedir. Doğum sonrasında bebeği düzenli emziren ve adet görmeyen anneler yaklaşık 6 ay süresince geçici kısırlık durumu yaşayabilir. Ancak doğumdan sonra adet görmeye başlayan kadının yeniden doğurgan döneme girdiği unutulmamalıdır.
İngilizce eğitim veren Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesini 1998 yılında kazanarak; Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı olma yolunda ilk adımlarını atan Doç. Dr. Çiğdem Yayla Abide, 2005 yılında Tıp Eğitimini başarı ile tamamlamıştır. Tıp Fakültesinde göstermiş olduğu üstün başarının ardından, TUS sınavında yüksek derece ile ilk tercihi olarak kazandığı Zeynep Kâmil Kadın ve Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde, göreve başlamıştır. Devlet hizmet yükümlüğünü yerine getirmek için Nallıhan Hastanesinde 2011- 2014 yılları arasında çalıştıktan sonra, Zeynep Kamil Hastanesine geri dönmüştür. 2018 yılında Doçentlik ünvanını almış ve Zeynep Kamil Hastanesi’ nde eğitim kadrosunda görev almıştır. 2021 yılında Zeynep Kamil Hastanesinden ayrılmış ve 2022 yılı itibarı ile İstanbul Ataşehir kadın doğum kliniğinde bilgi ve tecrübesini hastaları ile paylaşmaya başlamıştır.